Livorno , İtalya 1892 . Boşaltılmış bir evin içinde bir yatak ve onun üzerinde de beş iskemle, iki şamdan, iki masa, üç battaniye, dört resim, bir büyük ayna, bir vazo, iki halı, bir dikiş makinası, iki avize ve bir anne… saymaya devam ediyordu İtalyan hükümetinin görevlendirdiği iki polisin refakatindeki vergi memuru.
Amedeo Modigliani, 12 Temmuz 1884’te Livorno’da, Yahudi kökenli bir ailede doğdu. Babası Roma’da ünlü bir banker aileden geliyordu, annesi ise Eugène Garsin adlı Fransız Yahudi bir kadındı. Varlıklı bir ortamda büyümesine rağmen, Modigliani çocukluğundan beri sağlık sorunları yaşadı. 1895’te zatürre, 1898’de ise tifo geçirdi. Hastalıklar ilerleyince, ciğerleri de ciddi şekilde zarar gördü ve eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı.
Okul çevresinden uzak geçen çocukluğunda, annesi tarafından seçilen felsefe, şiir ve sanat tarihi kitaplarıyla ilgilendi. 1899’da ressam Micheli’nin açtığı resim kurslarına katılmaya başladı ve Giovanni Fattori’nin öğrencisi oldu. İlk eserlerinde kendini bulma çabası açıkça görülüyordu. Ancak hastalıklar tekrar baş gösterince, 1901’de Capri’de dinlenmeye ve tedaviye çekildi. 1902’de önce Floransa, ardından Venedik Güzel Sanatlar Okullarına devam etti. Sonunda 1906’da Paris’e yerleşerek, doktor Paul Alexandre’in yardımıyla küçük bir atölye açtı.
1916 yılında Polonyalı şair Leopold Zborovski ve eşi Anna ile tanıştı. Modigliani çiftin birçok tablosunu yaptı. 1917 yılında Academie Colarossi’de çizim çalışmaları yaparken ve yapmayı düşündüğü bir tablosu için model ararken arkadaşı olan Rus heykeltıraş Chana Orloff, onu 19 yaşındaki güzel sanatlar öğrencisi Jeanne Hébuterne ile tanıştırdı. Jeanne Hébuterne’in tablosunu bitirdikten sonra çiftin aralarındaki ilişki bitmedi ve beraber yaşamaya başladılar. Koyu Katolik bir aileden gelen Jeanne’nin, bir Yahudi olan Modigliani ile olan ilişkisine ailesi karşı çıkmasına rağmen birliktelikleri sürdü.
Amedeo Modigliani’nin eserlerinde fetişizmle doğrudan bir bağlantı kurmak zor. Ancak, Modigliani’nin sanatında belirgin olan bazı unsurlar, fetişizm kavramıyla ilişkilendirilebilir. Modigliani, özellikle kadın portrelerinde, uzun boyunlar ve badem şeklindeki gözler gibi belirli fiziksel özelliklere odaklanmıştır. Bu tür özelliklerin vurgulanması, bazı sanat eleştirmenleri tarafından fetişistik bir yaklaşım olarak yorumlandı.
Ressam, arkadaşı Leopold Zborovski’nin de cesaretlendirmesiyle 3 Aralık 1917’de Paris’te Berthe Weill Galeri’de 32 tablodan oluşan ilk kişisel sergisini açsa da sergi, çok sayıda çıplak kadın çalışması barındırdığı gerekçesiyle Paris polisi tarafından kapatıldı.
Eski bir gelenek şöyleydi; eğer bir kadın hamile ise yatağına el konulamazdı. Evin babası ve dedesi birlikte ev eşyasını vergi boşçlarından kaynaklanan haciz kararından kaçırmak için evin hamile kadınının yatağı üzerine dizmişlerdi. Bu Modigliani’nin doğduğu evdi.
Haber: Tablosundaki sır yıllar sonra yapay zeka kullanılarak ortaya çıkarıldı.
